İzmir Buca’da Kumpir Yiyen Kadının Ölümüyle İlgili Tutuklu İş Yeri Sahibi Yargılanıyor
Geçen yıl Buca ilçesinde bir işletmede kumpir yiyerek zehirlenerek hayatını kaybeden kadının ölümüyle ilgili olarak tutuklu iş yeri sahibi 20 yıla kadar hapis istemiyle yargılanmaya başlandı.
İzmir 17. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dava, salonunun yetersizliği nedeniyle 5. Ağır Ceza Mahkemesi duruşma salonunda görüldü. Duruşmaya tutuklu sanık iş yeri sahibi N.D, müştekiler, sanık yakınları ve taraf avukatları katıldı.
“Denetleyen Ekip de Kumpir Yedi”
Kimlik tespitinden sonra söz alan sanık N.D, iş yerini eşiyle birlikte işlettiklerini ve ürünlerde kullanılan malzemeyi günlük olarak aldıklarını belirtti. Denetlenmenin ardından bir hafta önce denetlendiklerini savundu.
N.D. denetime gelen ekibin iş yerinde kumpir yediğini belirterek, “Daha sonra heyet teşekkür edip gitti. Hijyen bizim için çok önemli. O gün kumpiri ben yaptım. Servet Hanım’ın ne yediğini bilmiyorum. ‘Salmonella’ bakterisi mısırda çıktı. Bu durumdan dolayı üzgünüm.” dedi.
“Annem Bir Haftada 6 Kilo Verdi”
Maktulün kızı müşteki Bahar Zeyrek, annesinin ölümünde ihmali olanlardan hesap sorulmasını gözyaşlarıyla belirtti.
Yedikleri kumpirde mısırın olmadığını belirten Zeyrek, “Annem bir haftada 6 kilo verdi. Annemi tuvalette ölü buldum. Ben ve oğlum da zehirlendik. Tüm suçlamaları kabul ediyorum.” şeklinde konuştu.
Maktulün oğlu müşteki Murat Polat, annesinin taburcu olduktan sonra tekrar rahatsızlandığını ve sorumlulardan şikayetçi olduğunu ifade etti.
“Oğlum ‘Ölmek İstiyorum’ Diye Bağırdı”
Duruşmada, iş yerinde kumpir yiyerek zehirlenen bazı kişilere de söz verildi.
Kendisiyle çocuğu ve eşinin de zehirlendiğini ifade eden A.E, “Ürünlerde çapraz bir bulaş vardı. Oğlum odasında ‘ölmek istiyorum’ diye bağırmıştı. Hastalık süreci 8 gün sürdü.” şeklinde konuştu.
Zehirlendikten Sonra İşletmeyi Uyarmış
Zehirlendikten sonra işletmeyi aradığını ve satış yapılmaması yönünde uyarıda bulunduğunu ifade eden D.K. ise, “O ürünleri kaldırsalardı bu talihsiz olay yaşanmazdı. Günde 4-5 kez acil servise gittim. İşime gidemedim ve psikolojik olarak çok etkilenmiş durumdayım.” dedi.
“İlk Başta Ciddiye Almadık”
Müşteki ifadelerine karşılık N.D, “Çocuklarıma yedirmediğim ve kendi yemediğim hiçbir ürünü satmadım.” ifadelerini kullandı.
Duruşmada tutuklu sanık N.D’nin eşi C.D. de tanık olarak verdiği ifadesinde olay tarihinde kumpiri birlikte hazırladıklarını belirterek, zehirlenme vakalarını telefon aracılığıyla öğrendiklerini söyledi.
Mahkeme heyeti başkanının, “Önlem aldınız mı?” sorusuna C.D, “İlk başta ciddiye almadık, sonrasında uyarılar gelince dükkanı kapattık.” diye konuştu.
Cumhuriyet savcısı, sanığın tutukluluk halinin devamı yönündeki görüşünü sundu.
Aranın ardından mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Mahkeme heyeti, sanığın iş yerinde birlikte çalıştıkları eşi C.D. hakkında da suç duyurusunda bulunulmasına hükmedip duruşmayı erteledi.
Ne Olmuştu
Buca’da yaşayan Bahar Zeyrek, annesi Servet Polat ve 11 yaşındaki oğlu Gökhan Zeyrek, 28 Aralık 2024’te bir işletmede kumpir yemiş, aynı gün kusma ve ishal şikayetiyle hastaneye gitmişti.
Ertesi gün rahatsızlıkları devam eden aile tekrar hastaneye başvurmuş, tedavinin ardından eve dönmüşlerdi.
Olaydan 2 gün sonra annenin evinde ölü bulunmasının ardından aile, işletmeden şikayetçi olmuş ve işletme sahibi N.D. tutuklanmıştı.
Adli Tıp Kurumu raporunda, Polat’ın ölümünün “gıda zehirlenmesi” sonucu olduğu belirtilmişti.
Gıda Kontrol Laboratuvarı muayene raporunda satılan kumpir numunesinde “salmonella” bakterisi tespit edilmişti.
İddianamede sanığın “taksirle ölüme neden olma” suçundan 15 yıla, “bozulmuş veya değiştirilmiş gıda ticareti”nden de 5 yıla kadar hapis istendiği belirtildi.