Karadeniz’de kalp hastalarına “yüksek rakım” uyarısı






Kalp Hastalarına Yüksek Rakımlı Yaylalardan Uyarı!

Kalp Hastalarına Yüksek Rakımlı Yaylalardan Uyarı!

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, sıcak havalardan kaçmak için Karadeniz’in yüksek kesimlerine çıkan kalp hastalarını uyararak, “Rakım yükseldikçe, havadaki oksijen basıncı düşüyor. Kronik rahatsızlığı olan özellikle kalp hastaları kandaki oksijen seviyesi sınırda seyrediyorsa, oksijen eksikliğine bağlı sorunlar yaşayabilirler ” dedi.

Karadeniz Bölgesi’nin yüksek rakımlı yaylaları, hava sıcaklıklarının arttığı dönemlerde ziyaretçilerine düşük nem ve serin ortamda gezinti imkanı sunuyor. Sıcak havalardan kaçmak isteyen pek çok kişi ilkbaharın son günlerinde yüksek kesimlere yöneliyor. Uzmanlar, kronik solunum ve kalp hastalarında yüksek rakıma aniden çıkmanın tehlikeli olduğunu söyleyerek, uyarılarda bulunuyor.

“Rakım yükseldikçe, oksijen basıncı düşüyor”

Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Tevfik Özlü, Karadeniz’de yayla kültürünün yaygın olduğunu hatırlatarak, bu alışkanlığın kronik rahatsızlığı olan hastalar açısından tehlikeli olabileceğini söyledi.

Prof. Dr. Özlü, şöyle konuştu:

Yazın sıcak havalarda insanlar sahil kesiminden yukarıdaki yaylalara çıkıyorlar. Bu doğru bir tercih, yaylalarda hava daha serin ve kuru. Temiz havada daha rahat hareket ederek, yazı daha kolay geçiriyorlar. Ancak hastalar açısından yaylaya çıkmanın artıları yanında bazı riskleri de olabiliyor.

Her hasta için geçerli olmamakla birlikte, KOAH (Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı), akciğer sertleşmesi, kalp yetmezliği ve solunum sıkıntısı yaşayan, kanındaki oksijen seviyesinin düşük olduğu hastaların, yaylaya çıkması riskli olabilir.

Ağır hastalar, hekimlere danışmalıdır. Yaylalardaki rakım yükseldikçe, havadaki oksijen basıncı düşüyor. Kronik rahatsızlığı olan hastaların, kandaki oksijen seviyesi sınırda seyrediyorsa oksijen eksikliğine bağlı sorunlar yaşayabilirler.

Yüksek rakımda şikayetlerin artabileceğini belirterek tavsiyelerde bulunan Prof. Dr. Tevfik Özlü, şunları kaydetti:

Nefes darlığı, tıkanıklık, hırıltı ve öksürük gibi şikayetler artabilir. Hastalar bu durumu tarif ederken, ‘Yükseğe çıktığımda tıkanıyorum, nefes alamıyorum, boğuluyorum’ diyorlar.

Oksijen cihazıyla yaylaya çıkmak mümkün olabilir fakat elektrik kesintisi olabilir, cihaz çalışmayabilir. Sorunu olan hastaların yüksek rakımlı yaylalarda kalması sorun olabilir.

Hasta farkına varmadan ve hazırlık yapmadan yaylaya çıkarak, bu sorunlarla karşılaşırsa; 112 Acil Çağrı Merkezi aranarak, hasta düşük rakımlı bir yere indirilmelidir.”  (DHA)


Related Posts

Gizli pandemi: Lyme

425’den fazla hastalığı taklit eden ve teşhis edilmesi bu yüzden zor olan Lyme hastalığı ‘gizli bir salgın’ olarak nitelendiriliyor. Geçmişte kenelerden bulaştığı düşünülen hastalığın bit,
pire, sivrisinek, tahtakurusu gibi kan emicilerden de geçtiği belirtiliyor.

Ne zeytinyağlı ne kükürt ne de bıttım: En sağlıklı sabun açıklandı

Ciltteki yağlanma, sivilce ve kaşıntı gibi sorunlara karşı kimyasal ürünler yerine doğal çözümler tercih edenlerin sayısı artıyor. Uzmanlar, sabun seçiminde cilt tipine uygunluk ve içeriklerin doğallığına dikkat edilmesi gerektiğini vurgularken, en faydalı sabunu da açıkladı.

Zayıflama ilacı Ozempic’in yeni yan etkileri ortaya çıkıyor

Piyasada Ozempic ve Wegovy adlarıyla bilinen GLP-1 ilaçlarını kullananların sayısıyla birlikte bildirilen yan etkiler de artıyor. Zayıflamanın yanı sıra diyabete karşı da kullanılan ilaçlar ölüme yol açabiliyor.

Uzmanı uyardı: Hijyen kurallarına uyulmadan tüketilen karpuz zehirleyebilir

Uzmanı uyardı: Hijyen kurallarına uyulmadan tüketilen karpuz zehirleyebilir

Ayakların kokmasına neden olan hata bulundu: Sadece ter değil

Toplu taşıma araçlarında, ofislerde, hatta misafirlikte… Bazen bir çift ayakkabının içinden çıkan koku, en samimi ortamları bile sessizce dağıtabilir. Ayak kokusu, birçok insanın yaşadığı ama çoğu zaman konuşmaktan kaçındığı bir problem. Peki bu rahatsız edici durumun arkasındaki asıl neden ne? Uzmanlar yıllardır tartışılan bu sorunun en büyük sebebini nihayet net bir şekilde açıkladı.

Sosyal medya ‘güzellik algısı’: Gençleri depresyona sürüklüyor

Türkiye Psikiyatri Derneği’nden Prof. Dr. Aslıhan Dönmez, ergenlik çağında yaygın görülen anoreksiyanın ölümcül sonuçlara yol açabileceğini belirtti. Dönmez, sosyal medyanın zayıflık mitini pekiştirdiğini ve ailelerin gençleri bu baskıdan koruması gerektiğini vurguladı.